Evet dostlar, yine bir cumartesi akşamı ve Ziyaretçiler’in video saatindesiniz. Bu hafta sizlere muhteşem bir yer bulduk. Sabah saat 5’ten beri bu bölgeyi arıyoruz. 6 mahalle dolaştık; eskiden köy olan bu yerlerin şimdi mahalleye dönüşmesi bile buradaki tarihi dokunun ilginç bir parçası.
Buranın muhteşem bir yer olduğunu bize Ziyaretçiler 34 Instagram adresimizden ulaşan bir izleyicimiz bildirdi. Onun verdiği tarifle buraya ulaştık. Bölge, M.Ö. 11. yüzyılda kurulmuş, büyük depremler ve uygarlıkların etkisiyle değişime uğramış antik bir kent. Lidya ve Frigya yollarını bağlayan bu bölgenin, tarihi derinliğiyle bizi büyülediğini söylemeliyim.
Tarihi ve Keşif Süreci
Burası, Lidya ve Frigya medeniyetleri tarafından kullanılan, ardından Roma İmparatorluğu’nun etkisiyle şekillenmiş önemli bir kent. Antik kentin adı “Philadelphia” ve kardeş sevgisi anlamına geliyor. Zamanla Aydınoğulları ve Osmanlı’nın kontrolüne geçmiş. Yıldırım Beyazıt döneminde ise kent tamamen Osmanlı topraklarına katılmış.
Kemal abimle birlikte dağın zirvesine çıktık. Ancak patika yollar ve dik yamaçlar ciddi bir efor gerektiriyordu. Yol boyunca eski taş yapılar ve mezarlar dikkat çekiciydi. Harç kullanılmadan yapılmış taş duvarlar, geçmiş uygarlıkların teknik bilgisi hakkında önemli ipuçları sunuyor. Çıkış sırasında bir mezarlıkla karşılaştık. Osmanlı dönemine ait mezar taşları buranın tarihi derinliğini daha da pekiştiriyordu.
Tapınak Alanı ve İlk İzlenimler
Dağın zirvesine ulaştığımızda, antik bir tapınağın kalıntılarıyla karşılaştık. İnişi çok dik ve tehlikeli olan bu alanda, bir mihrap ve derin bir su kaynağı bulunuyordu. Su birikintisinin çevresindeki sarkıtlar ve oyulmuş duvarlar, yapının çok eski bir döneme ait olduğunu gösteriyordu. Tapınağın mimarisi, özellikle rahiplerin yaşadığı veya ayin yaptığı yerleri andırıyor.
Ancak buranın sırları bununla sınırlı değil. Tapınağın alt kısmında, suyun içinde devam eden bir yol olduğu görülüyor. Bu yolun nereye çıktığını henüz bilmiyoruz. Su dolu alanı geçmek için ip veya özel ekipman gerekeceği için şimdilik keşfi yarıda bıraktık.
Keşfe Devam
Bu bölgeye ilerleyen günlerde tekrar geleceğiz. Gündüz vakti yapacağımız bir ziyaretle, suyun altındaki yolun sırlarını çözmeyi hedefliyoruz. Bu alanın, binlerce yıl öncesine dayanan bir tapınak kompleksi olduğunu düşünüyoruz.
Sonuç
Bu hafta yine eşsiz bir yer keşfettik. Gecenin karanlığı, yoğun rüzgâr ve dik yamaçlara rağmen, antik bir tapınağın kalıntılarına ulaşmayı başardık. Kemal abimle birlikte, tarihin izlerini sürmeye devam edeceğiz.
Sizlerden ricamız, emeğimizin karşılığında beğen tuşuna basmanız. Bu bizi daha da motive ediyor. Ayrıca, sosyal medyadan bizlere ulaşarak keşfetmemizi istediğiniz yerleri önerebilirsiniz. Her cumartesi yeni keşiflerde görüşmek üzere. Allah’a emanet olun, selamünaleyküm!
